BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Bilal ASLAN, Hüseyin BENLİ
ŞIRNAK İLİNDE DAĞILIŞ GÖSTEREN MEŞE AĞACININ (QUERCUS) BAZI KISIMLARINDAN BİYOYAKIT ÜRETİMİ VE YAKITIN KALİTE KONTROLÜ
 
Bu çalışmada, gelecekte fosil kaynaklı yakıtlara alternatif olarak elde edilmesi düşünülen biyoyakıtlardan biyodizel ve biyoetanol yakıtlarının; Şırnak İlinde dağılış gösteren meşe ağacının bazı meyvelerinden üretilmesi ele alınmıştır. Farklı birkaç çeşit meşe ağacından alınan palamut ve yaprak numuneleri yapılan deneyde materyal olarak kullanılmıştır. Deney sonucunda elde edilen sonuçlar düzenlenerek daha sonraları yapılacak bilimsel çalışmalara öncü olması için deneysel çalışmalar arasına eklenmiştir. Çünkü pek çok bilim adamı 21. yüzyılın sonuna kadar, fosil kaynaklı enerji kaynaklarının yerini rüzgâr, güneş, hidrojen ve biyoyakıtlar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının alacağını öngörmektedir. Bu değişik alternatif enerji kaynakları içerisinde biyoyakıtlar; üretimlerinin kolay, bilinir ve teknolojik açıdan oturmuş olması nedeniyle daha fazla ön plana çıkmaktadır. Biyoyakıtlar; çok geniş bir yelpazede olup bu yakıtlar içerisinde biyoetanol, biyometanol, biyodizel, biyogaz ve biyohidrojen en önemli olanlarıdır. Biyoyakıtların içerisinde biyoetanol; benzine eşdeğer yapıda olduğu için, enerji ve taşımacılık pazarından en büyük payı alacağı tahmin edilmektedir. Literatürde, biyodizel ve biyoetanol üretimi üzerine yapılan birçok araştırma bulunmaktadır. Bu araştırmalardan bazıları, metanol veya etanol içeren benzinler için (en çok %20 oranında alkol grubu bulunduran kurşunsuz benzinler) yakıtların faz ayırım sorununun çözümü ve yakıtların-motor testlerinden geçirilmesi olmak üzere Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) projesi ve doktora tezinin düzenlenmesi olarak yürütülmüştür (Karaosmanoğlu vd., 1988, 1993, 1996). Metanol-motorin karışım yakıtının (%10-40 metanol) motorun çalışmasıyla ve egzoz gazının biraz daha temiz olması nedeniyle, metanol yakıt büyük önem kazanmıştır (Özaktaş vd., 2000). Kullanılmamış, az kullanılmış veya kullanılmış ayçiçeği yağının aynı anda alternatif motor yakıtı ve ısıtma amacıyla kullanımı için elde edilenler ile alternatif motorin ve fuel oil hakkında yapılan çalışmalar literatür taramasına sunulmaktadır (Cığızoğlu vd., 1997; Karaosmanoğlu, 1996b; Karaosmanoğlu vd., 1996c, 1998b, 2000a; Karaosmanoğlu ve Kurt 1998). Çeşitli bitkisel yağlar (ayçiçeği, mısır, soya, zeytinyağı) ile motorin karışımları (%20 bitkisel yağ) için motor-egzoz testleri gerçekleştirilmiş ve karışım yakıtlarının tutuşma süresi ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır (Özaktaş vd., 1997; Ergeneman vd., 1997). Çalışmaların bir kısmı; biyokütlenin yanma karakteristiklerini inceleme, biyokütle pirolizi optimum koşullarının belirlenmesi, piroliz ürünlerinin tanımlanması ve odun kömürü üretimi gibi çalışmalardır (Karaosmanoğlu vd., 1999, 2000b, 2001; Haykın-Açma 2003, 2006b; Yaman, 2004; Haykın-Açma vd., 2006a; Dandik ve Aksoy, 1998, 1999; Karaosmanoğlu ve Çulcuoğlu, 2001; Çulcuoğlu vd., 2005). Biyodizel; hem dizel motorlarda hem de yakıt dağıtım alt yapısında ve yakıt pompalarında herhangi bir ek değişikliğe ihtiyaç duyulmaksızın kullanılabilecek bir yakıt türüdür. Bu özelliğiyle ek bir yatırım gerektirmemesi açısından, uygulamaya geçişte maliyet avantajı sağlar. Yakıt sarfiyatını ve torku büyük ölçüde etkilemiyor olması, ekonomi ve performansa dair endişeleri gidermesi açısından önem arz etmektedir. Biyodizelin fosil yakıtlara kıyasla daha iyi yağlayıcı özelliklere sahip olması dolayısıyla; motorun ömrünü uzatması ve bakım ihtiyacını azaltması dikkate değer avantajlara sahip olduğunu göstermektedir (Bozbaş, 2005). Aynı zamanda biyodizelin diğer yakıtlara oranla daha az sera gazı emisyonu salıvermesi, ateşleme esnasında görünür dumanı büyük ölçüde azaltması ve bazı egzoz emisyonlarında azalmayı sağlamasıyla; onu çevreye dost olarak tabir edilebilecek bir yakıt türü yapmaktadır. %20 biyodizel, %80 petrodizel içeren B20 karışımı karbondioksit (CO2) salınımını %15 oranında azaltmaktadır. Sodyum klorür (NaCI (sofra tuzu))’den 10 kat daha az toksik olan biyodizel, hızlı bir şekilde biyolojik olarak parçalanmaktadır. Yanlışlıkla doğaya salıverilmesi durumunda petrodizelden 4 kat daha hızlı bir şekilde bozunabilmektedir. Biyodizelin sahip olduğu yüksek parlama derecesi, onu elleçleme özelliği açısından daha güvenli kılar (Bozbaş, 2005; Wardle, 2005; Eere, 2012). Biyodizelin ülke ekonomisine de birçok olumlu katkısı bulunmaktadır. Biyodizel kırsal kalkınmayı sağlamakta ve istihdamı arttırmaktadır, biyodizel ile ilgili yatırım projeleri aynı zamanda iyi birer iş kaynağıdır. Petrol kaynaklı olmayan yenilenebilir kaynaklardan üretilebiliyor olması, tarım ülkelerinin petrole daha az bağımlı olmasını sağlamaktadır. Farklı bitkilerden üretilebildiğinden tarımsal üretimin bol çeşitli olmasını sağlamakta aynı zamanda ekoloji dünyasına olumlu katkıda bulunarak bu sayede tarımsal yapıda sürdürülebilirlilik oluşturulmasına katkı sağlamaktadır. Ekimde nöbet sisteminin yaygınlaştırılmasıyla toprak verimliliği artmakta ve polikültür tarım sistemine imkânlar sağlanmaktadır (Albiyobir, 2012; Eere, 2012). Belirtilmiş olan birçok avantajının yanında biyodizelin bazı dezavantajları da bulunmaktadır. Biyodizel hâlihazırda daha pahalıdır. Henüz birçok otomobil üreticisi B5’ten fazla karışımları kullanmayı onaylamamıştır ve bu yüzden, biyodizel karışım miktarı arttıkça yakıtın maliyeti yükselmekte ve motorun gücü düşmektedir. Herhangi bir karışıma katmaksızın %100 biyodizel kullanımı anlamına gelen B100’ün düşük sıcaklıklarda kullanıma uygun olmaması ve motor dayanıklılığına etkileriyle ilgili endişeler, herhangi bir karışıma katılmadan saf olarak kullanılabilecek biyodizelin dezavantajlardandır. Biyodizel kullanımında bazı durumlarda nitrojen oksit emisyonlarında çok az sayıda bir artış gözlenmektedir (Eere, 2013).

Anahtar Kelimeler: Fosil Kaynaklı Enerji, Hidrojen Enerjisi, Biyoyakıt Enerjisi, Biyodizel, Biyoetanol ve Meşe Ağacı.



 


Keywords: